Kelime olarak Yunanca “en üst, zirve”; Arapça’da ise “en güzel, en layık olan” anlamına gelen AKRA; 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü için ismiyle aynı adı taşıyan özel bir etkinliğe Antalya Kadın Müzesi’yle beraber ev sahipliği yaptı.
Her şeyin en güzeline layık olan zirvedeki “AKRA KADINLAR”, dijital ve sosyal medya aracılığıyla tüm Türkiye ve dünyaya seslendiler.
Antalya’da yaşayan ya da bu şehre gönül vermiş, tıpkı Akra’nın anlamı gibi mesleğinin zirvesindeki, rol model kadınların mesajlarını Türkçe ve İngilizce olarak dijital ve sosyal medya aracılığıyla yayınlayan Akra Hotel ve Antalya Kadın Müzesi, güçlü kadınların seslerinin pozitif mesajlarıyla dünyaya yayılmasına destek oluyor.
Sanatçı, mimar, şehir planlamacısı, öğrenci, direktör, bürokrat, dalgıç, esnaf, öğrenci… Hangi çalışmanın içinde olurlarsa olsunlar en iyisini yapan ve en üst noktada bulunan “AKRA Kadınlar” verdikleri mesajlarla pozitif ve güçlü ortak bir dilin yaygınlaşmasına, Türkiye’nin sesinin kadınlar aracılığıyla dünyaya yayılmasına aracılık ediyorlar. Bu hareketi başlatan 15 Akra Kadın’ın mesajları antalyakadinmuzesi.org ve www.akrahotels/akra-wall adresleri üzerinden tüm dünyaya yayılacak.
Bu özel proje, bir meydan okuma (challenge) ile de geniş kitlelere yayılacak ve çemberin halkalarını daha da genişleterek mümkün olan en fazla kadının sesiyle dünyaya ulaşmak için, “şimdi sıra sende” diyerek seçtikleri kadınları da mesajlarının sonuna ekleyecek, hep beraber paylaşımlar yapacaklar. 7 Mart’ta başlayıp tüm yıla yayılan sürdürülebilir bir etkileşim olacak bu paylaşımlar Akra ve Antalya Kadın Müzesi’nin web sitelerinde büyüyerek dünyanın her tarafından kadınları bir araya getiren sanal bir buluşma alanına dönüşecek.
Tarihten Günümüze Güçlü Kadınların Başkenti: Antalya, ülkesi: Türkiye
Binyıllar boyunca ünlü, güçlü ve etkili kadınların tarihine şahitlik eden Antalya, Antalya Tanıtım Vakfı tarafından kurulan, dünyanın sayılı sanal kadın müzeleri arasında ayrıcalıklı bir yere sahip Antalya Kadın Müzesi aracılığıyla kent kadınlarının sözlü tarihini kayıt altına alıyor. Bugüne kadar 50’ye yakın kadına ses veren müze, 8 Mart’ta bu kez hem Türkçe hem İngilizce olarak Türk kadınının sesini, onlara gerçek dünya kadar dijital dünyada da keyifle evsahipliği yapan Akra Hotel ile beraber dünyaya duyuruyor. Bu projenin başlangıç adımında yer alan “AKRA Kadınlar” ise:
- Çiçek Akbaş/ Jinekolog-Sanatçı
- Hülya Bilgin/ İnşaat Mühendisi
- Kate Clow/ Yürüyüş Yolları Eksperti
- Sebahat Çevik/ Mimar
- Elif Dağdeviren/Yapımcı-Uluslararası Antalya Film Festivali Direktörü
- Gaye Doğanoğlu/Turizmci
- Yeliz Gül Ege/ Turizmci
- Rojbin Epözdemir/ Öğrenci
- Melike Gül/ Bürokrat
- Keziban Kan/ Girişimci
- Ebru Manavoğlu/ Şehir Plancısı
- Nilgün Polat/ Dalgıç
- Barbra Reinprecht/ Piyanist
- Canan Tungar/Toplum Gönüllüsü
- Işık Yargın/ Girişimci
#AKRAKADINDİYORKİ
Bahşedilmiş̧ özel bir güç, tılsımlı bir ışık var başlarında: En yükseklerdeler.
Erkek dünyasının erkek koşullarına rağmen başarmışlar.
Hem anne ve de eş olmuş hem de işlerinde kariyer yapmışlar.
İki ayakları üzerinde her daim dimdik durmuşlar: Öz güvenliler
Tepelere çıkmanın verdiği bir güç, bir güzellik var aydınlık yüzlerinde.
Ve gülümsüyorlar korkusuzca.
Sevgililer, saygınlar, inançlılar, uygarlar.
Cumhuriyetin rol modelleri Akra Kadınlar.
MESAJLAR:
-Çiçek Akbaş/ Jinekolog-Sanatçı: “Güzel Antalya’nın kadınları, her işte varız, her meslekte varız. Asla bir adım geride değil hatta öndeyiz, çünkü biz anneyiz. Mesuliyetimizi biliyor çok çalışmak istiyoruz. Okumak, çalışmak ve kız çocuklarımızı mutlaka okutmak istiyoruz.”
-Hülya Bilgin/ İnşaat Mühendisi: “İnsan ve kadın hakları savunucusu kadınlar, kendi güvenliklerini tehlikeye atarak, adaletsizliğe, şiddet ve istismara karşı savaşıyorlar. Türkiye’yi ve dünyayı daha yaşanır kılmak için verdikleri mücadele ve harcadıkları enerji için kendilerine minnettarız. Bizde Antalya’dan bu cesur kadınları destekliyoruz.”
-Kate Clow/ Yürüyüş Yolları Eksperti: “25 yıl önce sıradağları için Antalya’ya yerleştim. Antalya dağlarında kayıtlara geçen Likya yolu tarihi şehirleri ve göçmen yerleşkeleri birbirine bağlar. Ve Likya Yolu yürüyüşleriniz esnasında yörükler, sizi sıcak misafiperverlikleri ile karşılar.”
-Sebahat Çevik/ Mimar: “Ben kadına kentin penceresinden bakıyorum ve Antalya güzel bir kadına benziyor. Zarif, akıllı, güçlü ve estetik. Antalya’da yaşayan bir kadın olmaktan ve bu kente hizmet etmekten mutluluk duyuyorum.”
-Elif Dağdeviren/Yapımcı-Uluslararası Antalya Film Festivali Direktörü: “Sinema emekçisi bir kadın olarak dünyanın en özel şehirlerinden birinde bir festival yapıyor olmak büyük mutluluk. Ama daha da büyük mutluluk, kadına güç veren bir sektörü, kadına değer veren böyle bir şehir ile buluşturuyor olmak. Her birimizin hayatı bir film biliyorum. Ama el ele verirsek, çok daha güzel ve güçlü filmleri Akdeniz’in ışığı altında gerçekleştirebiliriz.”
-Gaye Doğanoğlu/Turizmci: “Kadın şehri Antalya’da, farklı yörelerden ve kültürlerden bilgi ve becerilerimizle ama hep birlikte, saygıyla ve sevgiyle, hoşgörüyle, üreterek ve yöneterek yaşamaktayız.”
-Yeliz Gül Ege/ Turizmci: “Türkiye’de, turizmin başkenti Antalya’dan merhaba. Farklı kültürlere kucak açan bu şehirde nefes almak bir ayrıcalık. Denizine dalmak, Likya yolunda yürümek, turunç reçelinden tatmak ise paha biçilmez. Antalya’da yaşayan bir dünya kadını olarak diyorum ki; doğduğun coğrafya senin en güçlü hazinendir, sahip çık!”
-Rojbin Epözdemir/ Öğrenci: “Hiç şüphesiz en güzel şehir olan Antalya, geleceğin parıltısı olan Akdeniz’in en özel ve başarılı sosyal genç kadınlarını barındırıyor. Ben de, bu genç kadınlardan biri olarak, sizleri selamlıyorum.”
-Melike Gül/ Bürokrat: “Bir Antalya kadını olarak, kültürler mozaiği olan Antalya’nın, kültür mirasının korunması ve yaşatılarak geleceğe aktarılmasını sağlanmasında öncelikle Antalya’ya sonrasında tüm dünyaya karşı taşıdığımız sorumluluğun ağırlığını her an omuzlarımda hissediyorum ve tüm gücümle bunun için çalışıyorum.”
-Keziban Kan/ Girişimci: “Elimin lezzetini Antalya kentine borçluyum. Bu toprağın bana verdiği doğal ürünleri, lezzete çeviriyorum. Ben Antalya’mda başardım. Kadın isterse her yerde başarabilir.”
–Ebru Manavoğlu/ Şehir Plancısı: “Kadınlarımızın, hayatın her alanında eşitlik, özgürlük ve mutluluk dolu bir yaşam sürmesi gerektiğini düşünüyorum. Bunun için tüm kadınlarımızı kentlerinin sorunlarına duyarlı katılımcı birer bireyler olmaları konusunda kendilerini geliştirmelerini diliyorum. Dünya kadınlarını, Antalya kentinin güzelliklerini yaşamaya davet ediyorum.”
-Nilgün Polat/Dalgıç: “Masallar okuduk, düşler kurduk. Umutlarımızla, hedeflerimizden vazgeçmeden insan olarak, insanı geliştirebilecek doğadan uzak kalmadan suya dokunduk. Antalya Falezler’in gölgesinden ne zaman ihtiyaç duyarsanız, her zaman yanınızdayız.”
–Barbra Reinprecht/Piyanist: “Ben Barbara Avusturyalıyım ve 24 yıldır Antalya’da yaşıyorum. Antalya’yı sevmemin en temel sebebi kültür ve doğası yanında kadınlar için güvenli bir şehir olması. Bir kadın olarak dilediğiniz zaman sokaklara çıkabilir ve Antalya’da güvenli bir şekilde gezebilirsiniz.”
–Canan Tungar/Toplum Gönüllüsü: “Antalya’da yaşamak bir kadın olarak ayrıcalık. Evet, zeki bir kadın bir hazinedir. Zeki ve güzel bir kadın güçtür. Kadının olduğu her yerde sevgi, hoşgörü ve mutluluk vardır.”
-Işık Yargın/Girişimci: “Küresel dünyada yer almak, rekabet edebilir refah toplumu yaratmak için ülkemdeki dijital değişimin öncüleri arasında bizler, dijital değişimin önemine inanan Antalya’nın kadınları var.”